Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pusarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puslu, Serap
- Alımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsildar
- Kitaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Sıcacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi, Sevimli
- Darağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa, İdam Sehpası
- Kamera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak
- Şanssız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Mukavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Öremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek
- Cibin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasinek, Sinek
- Şikâyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı
- Saçmalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Cenabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp, Taharetsizlik
- Yarılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Erimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Tükenmek, Yok Olmak
- Ufantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
- Çıkışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezun
- Antagonizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezat
- Denetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
- Davetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı
- İğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek, İstikrah Etmek
- Şifahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
- Tufeyli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Virane, Asalak, Ekti, Sığıntı
- Savaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Cenk, Harp, Kavga, Muharebe, Mücadele, Sefer, Uğraşma, Didişme
- Amblem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirtke, Logo
- Doktrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti
- Terk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Koymak, Vazgeçmek
- Gözaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Namahrem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El, Yabancı
- Kuvvetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
- Derin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Koyu, Yoğun
- Kaynar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Sümbül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başak
- Misafirhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konukevi
- Billurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kristalleşmek, Netlik Kazanmak, Tebellür Etmek
- Bedreftar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz
- Müdahale Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Karışmak
- Arkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
- Vokalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslikçi
- Ötmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Direşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü