Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ramazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oruç Ayı
- Sıralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizili, Düzenlenmiş, Sıralanmış
- Etçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasap
- Değerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
- Emin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikesiz, Güvenilir, İnanılır, Emniyetli, Sakıncasız
- Tomurcuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gonca
- Dayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
- Otizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçekapanış
- Eğleşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukim
- Konkav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçbükey
- Nezle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İngin, Tumağı, Dumağı, Çaputlama, Anjin, Duma
- Namzet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aday, Yavuklu
- Elmacık Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü
- Cemetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Bir Araya Getirmek
- Humma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma, Ateşli Hastalık, Ateş, Göyük
- Komodin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece, Küçük Dolap, Komot
- Halas Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
- Fevkalade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla
- Hatta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstelik, Bile, Dahi, Velev, Hem
- Mütemadiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye
- Laf Anlamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Nohut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye
- Kısıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
- Heveskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amatör, Hevesli
- Koygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
- Puanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benekli
- Ataletli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıymıntı
- Zeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tımar
- Memur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Emekçi, Yükümlü, İşyar
- Se kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üç
- Dirgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Afsunlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek
- Evlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanelik
- Estelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr
- Saye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Yardım
- Nanemolla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Beceriksiz, Dayanıksız
- Mukadder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçınılmaz
- Değmedüşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
- İbra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Çeviri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercüme, Çevirme
- Kaytak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Kuytu, Yağcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü