Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dirgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Motivasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdülenme, İsteklenme
- Sinirce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Hastalığı, Nevroz
- Nümayende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Temsilci
- Gerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
- Ser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş
- Sümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtık, Kemik
- Adam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Erkek, Mert, Eş, Koca, Kişi, İnsanoğlu, Herif, Zat, Zevat
- Nev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Çeşit, Tür
- Perdah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma
- Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- Akrostiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlık
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Akıllıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Makul, Mantıklı
- İtişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
- Penguen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabat
- Hararetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak, Coşmak, Kızışmak
- Şalvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
- Topalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kümelenmek
- Muhabbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Yarenlik, Söyleşi, Dostça Konuşma
- Salıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek, Koyuvermek, Serbest Bırakmak
- Satış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Satmak İşi, Satım
- Prezant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtımcı, Sunumcu
- Sabuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Nötr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız
- Eşsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzersiz, Emsalsiz
- Mancana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıçı
- Mader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
- Vücutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız
- Temin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
- Network kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilişim Ağı
- Meslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığır, Hayat, İş, Okul, Uğraş, Uğraşı, Ertik, Öğreti
- Bir Araba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Sakınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Tedbir
- İstinat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
- Kategori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulam, Grup
- Cehennemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr
- Muarefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
- Zamazingo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Metres
- Lekelihumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Mühendis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
