Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Otizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçekapanış
- Karman Çorman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Karışık Ve Düzensiz
- Saldırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle
- Başka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Ayrı, Değişik, Farklı, Özge, Öbür, Sair
- Hilekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz
- Zinet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs, Ziynet
- Asalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parazit, Tufeyli, Abacı, Ekti, Otlakçı
- Tastir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak
- Abanozlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak, Sertleşmek
- Hoppa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket
- Güdülenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motivasyon
- Müsaade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, İzin, Ruhsat, Yarış, Yarışma
- Budalalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Yanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata Etmek, Kusur Etmek, Aldanmak, Atlamak, Sürçmek, Hataya Düşmek
- Reha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- İntizamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli
- Lif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tel, İnce
- Şak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
- Yalıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Zail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olan, Ortadan Kalkan, Savulan
- Yapayalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına
- Kademli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlu
- Döşekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturaklı, Sabit
- Kan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy
- Ekonomist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktisatçı
- Kalıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
- Berhudar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
- Levha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta, Resim, Safiha, Tablo, Resim, Abela
- Gururlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur
- Kıskançlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset
- Maharetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Usta
- Yargıevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- İçi Boş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kof
- Kartel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekel
- Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
- Mukavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Cilve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naz, Eda, İşve, Tecelli
- Nefis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz
- Mutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht, Zavallı
- Atıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
- Özbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesur
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü