Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Samanyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Kavruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Enfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burun Otu
- Bestekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
- İnzimam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılma
- Çekinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtina
- Kaçıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
- Tahvil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürme Belgiti, Değiştirme, Çevirme, Döndürme, Dönüştürme; Basılı Senet
- Duyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, Hasse
- Cihet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yan, Yön
- Hayali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsel, Düşlemsel, Sanrısal, Muhayyel
- Çoğalma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ziyade
- Küldöken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
- Ara Bulucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aradüzelten, Vasıtacı
- Sınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık, Bozuk, Çıkık; Dağınık, Perişan
- Saba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinti
- Kökelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- İnfaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürütme, Yerine Getirme, Uygulama
- Gerileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
- Uyumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Yatmak
- Cıncık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züccaciye
- Eğik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev
- Şekerrenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
- Sürüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirmek, İtmek, Sevk Etmek, Sürümek
- Önceki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
- Veteriner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baytar
- Yarıyıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömestr, Sömestri, Sömestir, Dönem, Sömestre
- Seng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş
- Varlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
- Umursamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Mahdum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Erkek Evlat
- Faz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evre, Safha
- Şiar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Düstur, Slogan, Ülkü, Duyuş
- Hususile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Zen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Çatal Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delta
- Çıtır Çıtır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek
- Dil Cambazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
- Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum
- Yetki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
- Merkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü