Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yetki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
- Çala Çukur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarampol
- Boşanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Serbest Kalmak, Kurtulmak
- Cila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatıcı, Gösteriş
- İçsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru
- Adapte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlanma
- Sepici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabak
- Bekitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakfetmek, Kapamak, Tıkamak
- Bıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanmış, Bezmiş, Yanık
- Akümülatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akımtoplar, Akü
- Nümayende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Temsilci
- Çin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıtay
- Vukuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaylar, Ahvalat, Hadise, Olanlar, Olgular
- Musahabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mülakat, Söyleşi
- Dil Dalaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Zait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı, Fazla, Gereksiz, Artık, Art
- Onalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak
- Dâhiliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç sayrılıkları Uzmanı, İçselci
- Çakaralmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
- Cefakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa Eden, Cefa Çeken
- Yüzük Oyunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzük
- Bölümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
- İmdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
- Hekim Hakkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vizite
- Konkur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarış, Yarışma
- Bir Cinsten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecanis, Bağdaşık
- Teselli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuntu
- Düven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıldöven
- Besi Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
- Yolukucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı
- Fitlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Fitnelemek
- Vekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
- Yarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
- Yoluyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolundan Giderek, Vasıtasıyla, Aracılığıyla, Yöntemiyle
- Saltık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salt, Mutlak; Azat, Hür
- Töz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cevher, Kök, Temel
- Gicişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Yaradılıştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğuştan, Taban, Tabiaten
- Meşgul Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Otlamak, Uğraşmak
- Ezancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müezzin
- İzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü