Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sarrafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarraflık, Baş
- Geçimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı
- Kepenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere Kapağı
- Tacil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlandınna
- Danışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat, İstişare, Müzakere, Müşavere, Konuşma
- Sadakatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadık
- Yüklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Varlıklı
- Patika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçiyolu, Çığır
- İlgisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk
- Aşiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
- Ulusalcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Kavmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budunsal
- Umu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Umut
- Şansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Mütehassıs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman
- Çivi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıh, Mismar
- Doğramaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cacık
- Tatmin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymak, Rahatlamak
- Sesli Uyumu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü Uyumu
- Kırkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırpmak
- Arz Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enlem
- Tembellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehavet
- Lekelihumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Cemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Cümle, Hep
- Şipşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Hemencecik, Çabucak
- Uygulanmaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
- Tutulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müptela
- Dinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dini
- Vitalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlılık
- Dinçleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dincelmek
- Zift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katran, Karasakız
- Yoğalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Telef Olmak
- Adamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
- Berceste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
- İlgililik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mensubiyet
- Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Mikâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küp
- Yolsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz, Yersiz
- Radikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
- Alımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsildar
- Kesene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme, Mukavele; Abone
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü