Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sertelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Tikel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüzi
- Bebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek
- Rıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, İstek, Onaşma, İzin, Olur
- Gündeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güncel
- Jeotermal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
- Sarkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
- Otomobil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba
- Gizletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- Dalaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırgür
- İnanılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü
- Nice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Çok, Birçok, Nasıl
- Karizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergi, Etkileyicilik, Büyü
- Harmoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Uyum
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Muntazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Manzum, İntizamlı, Düzenli, Derli Toplu
- Vehim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kurgu, Evham
- Ekti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Cimri, Yüzsüz
- İhtimal Ki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galiba
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Mahbes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Tahliye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
- Lades kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcür
- Pahalılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak
- Özenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtina Etmek, Yeltenmek
- Şef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lider, Önder, Yöneten, Baş
- Kuzuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
- Bariyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Sokum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokma
- Ehlileştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcilleştirmek, Uysallaştırmak
- Hükümet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine
- Soysuzlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Yozlaşmak
- Girizgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- İnkıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Cünüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet, Taharetsiz
- Gönençli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh
- Eşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Muharrirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazarlık
- Mecnun Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Karşılaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Kıyaslama, Kıyas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü