Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sihir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Efsun
- Necip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin
- Geçinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
- Çok Sözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Mesut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar
- Tesis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kuruluş, Kurum
- Maksat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
- Kademe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Pille
- Külli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genel; Tümel
- Teksir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Dikilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek
- Gezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koridor, Seyran, Sofa
- Taraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
- Karşılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak
- Nihai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal
- Ajite Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Girdap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrinti, Çevri, Burgaç, Burulgan
- İlkbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbahar, Köklem, Bahar, Yaz, İlkyaz
- Pataklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döyeçlemek
- Keleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Çirkin, Kel, Kötü, Yiğit, Bahadır
- Küfretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak, Sıvamak, Sövmek
- Münekkitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmenlik
- Cuşuhuruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
- Mızrap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene
- Sitoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözebilim
- Gazaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Halaskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
- Tin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Mahpus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
- Tahvil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürme Belgiti, Değiştirme, Çevirme, Döndürme, Dönüştürme; Basılı Senet
- Mısır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darı
- Durulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Uslanmak, Yatışmak, Sükun Bulmak
- Mütefekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür, Düşünücü
- Kodes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane, Cezaevi, Tutukevi, Karakol
- Alçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Aksülamel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepki
- Bölümlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflandırma
- Göresimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Kolon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
- İletken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Gücenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü