Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Srgavl ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Felç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla, İfliç, Nüzul, Sekte, İnme
- Güdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovalamak
- Ticaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecim, Kâr
- Karayandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devedikeni
- Siklamen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşankulağı, Buhurumeryem
- Patlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Girişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Teşebbüs
- Saçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naşir
- Vıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamış
- Kazara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Gözlenilmeden, Rastgele, Tesadüfen, Yanlışlıkla, Kazaen, Rastgele
- Suçlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksirat
- Meydan Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rest Çekmek
- Velvele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Anaokulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi
- Turşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Yorgun
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- İğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğirmen, Kirmen
- Baskın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dominant, Hakim, Sel
- Mahsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatılmış, Çevrilmiş, Sarılmış
- Defetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak
- İnput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girdi
- İdraksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak
- Öncül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Öncü
- Temkinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ilımlı, Ölçülü, Sakınımlı
- Satvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Sindirici Güç
- Kuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf
- Şirretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik
- Kıstas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Miyar, Ölçüt
- Sarımtıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavun İçi
- Döşem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Sonsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori
- Lafazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Zevzek, Çaçaron
- Kayın Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Eğleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet
- Uzun Etek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal
- İbiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
- Sıkıştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
- Ponpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
- Sayfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Sahife
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü