Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Murat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, İstemek
- Şikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet, Av
- Sorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Problemli
- Kavas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Yasakçı
- İnkıbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabız, Keder, Sıkıntı
- Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Ana, Kocakarı, Nene, Valide
- Gider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masraf, Harcama, Çıkar, Mahariç, Masarif
- Vahametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahim
- Cin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse
- Alaşağı Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Kovmak
- Risale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Broşür, Kitapçık
- Forslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Sedalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli, Ünlü
- Belagat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi Konuşma, Düzgün Anlatma Sanatı, Retorik
- Öğrenim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maarif, Tahsil
- İndeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge, Liste
- Selametlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- Başkent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başşehir, Payitaht
- Kıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
- Merhamet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
- Dokümanter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgesel
- Takışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteriz
- Kompüter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Morg kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölühane
- Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
- Saptama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Miğfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Tolga, Tuğulga
- Akşam Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam Çağı
- Hava Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Patlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Ders kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
- Lain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
- Kıpırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıldamak
- Kızoğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakire
- Abluka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
- Nazara Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgulamak
- Tezyinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs
- İnsicamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız
- Esef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Tasa, Üzüntü, Acınma, Yerinme
- Vitrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camekan, Sergilik, Sergen
- Uyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü