Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tekrar Tekrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Üste, Ardı Ardına, Kayta Kayta
- Antidot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Panzehir
- Yellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak
- Velevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velev
- Devirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Yıkmak, İçmek, Yuvarlamak
- Kahveyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahverengi
- Evlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Hipnoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapay Uyku
- Öykünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Gani Gani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
- Ültimatom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diplomatik Nota
- Ayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- Gerici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yobaz, İrticacı, Mürteci
- Töhmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Kabahat
- Mitos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit
- Takip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Derk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Kavramak
- Dolunay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
- Muavenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Kondüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Çın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek
- Kaybolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yitmek
- Nikbin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimser
- Güveyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat
- Üstenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt Etmek
- Besmele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bismillah
- Vazolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konulmak
- Makûs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz, Kötü, Ters
- Bedharç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurgan
- Lagar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf
- Dirije kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
- İstirham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, Yalvarmak
- Mahzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı Deposu
- Tamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
- Yakıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurmak, Yormak, Münasip Görmek
- Kıssa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Fıkra, Hikaye, Veciz
- Denge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar, Muvazene
- Hileci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz, Hilekâr, Madrabaz, Oyunbaz, Oyuncu, Soytarı
- Abide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anıt, Eser, Estelik, Kaynak, Yadigâr
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü