Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tekstil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuma, Dokumacılık
- Boz Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Çıkış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak
- Rikkatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Kibar, Nazik
- Ayniyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesneler
- Tanış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanıdık
- İman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İnan
- Düdüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Elektronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıncalık
- Mübadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
- Peçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giz, Nikap, Sır
- Abdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İfadeli, Letafetli, Manalı, Sulu, Şıralı, Taravetli, Tesirli
- Müracaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvuru, Hitap
- Şiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
- Yerey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arazi
- Basur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Hemoroit
- Araklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Münfesih Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- İmalathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımevi, Üretimevi
- Telef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulma, Harap Olma, Yok Etme, Yitirme
- Kibir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Böbür, Burun, Gurur, Kasıntı, Büyüklük, Ululuk, Büyüklenme, Onur
- Geçinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
- Eseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantık
- Şov kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Eskileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek
- Keşfeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
- Kısmık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Tedavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme, Sağaltma, Mualece, Otama
- Sittinsene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altmış Yıl, Yıllar Yılı
- Takip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma
- Mevzun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Ölçülü
- Mazlum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgin, Çilekeş, Kıyıma Uğratılmış, Zulüm Gören
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Dans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Raks
- Kese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestirme
- Uzunluk Dairesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Plüralist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulcu
- Yazıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız, Masum
- Servet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenginlik, Varlık, Sermaye, Mal
- Sanatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artist, Sanatkâr, Usta
- Restore Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü