Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Telepatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyumsal
- Ayıklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
- Farklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Değişik
- Namus Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç
- Yıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ören, Harabe
- Süt Kuzusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Yavru
- Amut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikme, Dikey, Topuz
- Görmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyumak
- Gece Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
- Metruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
- Çekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak, Kaçınmak, Korku, Saygı, Utanmak, Ürkmek, Cesareti Olmamak, Kendine Çekmek
- Savaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Cenk, Harp, Kavga, Muharebe, Mücadele, Sefer, Uğraşma, Didişme
- Aykırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
- Şırakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Meslektaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Titremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Zangırdamak
- Efsus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazık
- Nesep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy, Asıl, Kök
- Apse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, İltihap, İrin Birikimi
- Mülazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen
- Beyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Serili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmış, Serilmiş
- Kır Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak
- Dingildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak
- Cevaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
- Şayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Değer, Layık, Uygun
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Sandalye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
- Çimlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek, Yararlanmak
- Şişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Utanmak
- Maiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdem, Bilelik, Hoşuntu, El Altı
- Metanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
- Kor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Sıkıntı, Üzüntü, Ateş, Köz
- Tutkun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmış, Bağlı, Düşkün, Hasta, Mecbur, Meftun, Yangın
- Mazmunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kof
- Tayin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atamak, Belirlemek, Göstermek, Kaldırmak, Kararlaştırmak
- Limited kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı
- Görümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldız
- Gönüllenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Darılmak, Gücenmek
- Kolaylık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
- Emek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Çalışma, Ceht, Himmet, İş, Mesai
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü