Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Temrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacanma
- Espri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakalı Söz, Nükte
- Yangılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
- Kesit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Şırakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Dobra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Para kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akçe, Kazanç, Kredi, Nakit, Pul, Vakıf, Varlık
- Retrospektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönük, Dünden Bugüne
- Vadeli Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap
- Susam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süsen
- Deneyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe
- Gerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
- İzale Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek, Yok Etmek
- Kentli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Güdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovalamak
- Nakız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma
- Ray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
- Smaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küt
- Vestiyerci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılıkçı
- Akak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecra, Yatak
- Yerme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Kınama, Gıybet
- Muhkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk
- Mütetebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı
- Yüznumara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Ayakyolu
- Polifonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoksesli
- Buruntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızı, Ağrı, Istırap
- Temas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek, Değinmek, Değmek, Dokunmak
- Emisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
- Karamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
- Yakınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hususiyet
- Zevklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Hoşlanmak
- Kayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitme, Yitim, Yitik, Zayi
- Takke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arakçın
- Konvoy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Bölük, Katar
- Şaşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayret
- Karacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piyade Asker, Kara Çalan, Müfteri
- Mahvolma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı
- Sülün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgavul
- İftihar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Fenalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlaşmak, Kötüleşmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü