Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tokat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
- Boz Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Biaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aman Vermez, Gaddar, Zalim
- Fazlalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk
- Çatal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıç, Çengel, Haça, Yol Ayrıcı
- Umma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Verese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mirasçılar, Kalıtçılar
- Görgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret
- İmparatoriçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
- Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Olta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Karmak, Oyun, Yem
- Muhabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıkman, Bildirmen, Aytar, Haberci
- Ezbere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden
- Diğeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
- Mekruh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Oğa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
- Hasta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
- Aidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödenti, Kesenek
- Gürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feyz, Bereket
- Vilayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İl, Valilik, İlteberli, Eyalet
- Üzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
- Prenses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kinz
- Mezalim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulümler, Kıyınçlar
- Korkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
- İncitici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Keskin
- Kayşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayma Göçü, Heyelan
- Parlamaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sönmek
- Rıfk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, Okşarlık, Tatlılık
- Bitirim Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
- Mutemet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnal
- Baran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
- Çırpmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çarpmak, Dövmek
- İhsanıhümayun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Rütbe
- Otağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- Yola Gitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz
- Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzu
- Tesviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek, Vermek
- Hata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Günah, Kusur, Suç, Yanılgı, Yanlış, Yanlışlık, Zühul, Ağdık, Yanılma
- Meftuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkunluk
- Öngün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arife
- Kuşanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü