Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muhabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıkman, Bildirmen, Aytar, Haberci
- Sis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Sonbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
- Yaşam Biçimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Tarzı
- Manzum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazım, Muntazam
- Cebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Masaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovum
- Prestij kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibar, Saygınlık
- Aha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Saltçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlakiyet
- Lengitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Sonsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyet
- Anten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl
- İçre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem
- Derpiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öngörmek
- Mülayim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uysal, Yumuşak, Huylu, Yumuşak, Ilımlı, Uygun
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Ayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Bayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Sağlıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
- Meymenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğur
- Vokalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslikçi
- Cop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
- Buzlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donmak
- Şehirlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentlerarası
- Gazel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceren
- Soytarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Telhek, Şaklaban
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- İma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Kapalı, Anlamlı, Belirsiz, İham, İşare, Kinaye, İşaretleme, İhsas, İmleme, Anlaştırma, Dolaylı Olarak Anlatma
- Döngel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
- Zorunluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
- Kabristan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık, Gömütlük
- Kakırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
- Has kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus, Özgü, Saf, Katışıksız, En İyi Cinsten
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Mahrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yörünge
- Semereli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Vakfedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
- İş Bıraktırımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt
- Cinsî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Tırtıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü