Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uurlu ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Avare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
- Fraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
- İsabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerindelik, Yanılmazlık, Düşme, Değme, Tutma, Vurma
- Yatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evliya, Türbe, Dede
- Bilvasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla
- Yaşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ömür, Hayat, Durmuş
- Kalaycılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Fukaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük
- Balalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahim
- Kuyudat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtlar
- Alt Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
- Sanatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
- Öndelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans, Peşin
- Aliyyülâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel
- Taaccüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşma
- Zayi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Yitirmek
- Gözü Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü
- Otorizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirme
- Pisletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
- Rakip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasım
- Acemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toy, Bilgisiz, Deneyimsiz, Yabancı, Amatör, Müptedi, Tor
- Teessürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- Otokton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerli
- Dantelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalı
- Müsadere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elkoyma
- Utanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ekşimek, Haya Etmek, Korkmak, Sıkılmak, Şişmek
- Başörtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarplı, Örtülü
- Dipfriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
- Süzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
- Işılak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Sürgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırma, Filiz, İshal, Menfi, Nefiy
- Etajer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
- Nifak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük
- Altüst Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
- Suni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma, Yapay, Yapma, Yapmacık, Eğreti
- Üretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihsal, Kuruluş
- Kedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Pisik, Pişik
- Tırıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Züğürt
- Ders kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü