Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Veli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evliya, Ermiş, Mukaddes, Pak, Sorumlu, Eren
- İhtiraslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkulu
- Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Görünüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara, Zevahir
- Heccav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
- Arınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru
- Aşıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Telesmek
- Delme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelek
- Boğazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Kesmek
- Uydu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyk, Gezegen
- Tirildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
- Ağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir, Zıkkım
- İri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Koca, Kocaman, Yoğun, Büyük
- İşgüzarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik
- Hattıhareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Tutum
- Peşin Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yargı
- Şuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Kan Basıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Üşengen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Tembel
- Ertem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep
- Mandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Jüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telis
- Sokum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokma
- Silgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Havlu, Öçürge
- İstinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesnet, Dayanma, Yaslanma
- Fosil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıl
- Kuruyasıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Meydana Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
- Sitare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız
- Sabaha Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seherecen
- Deneyimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübesiz, Toy
- Dağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Görmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyumak
- Uğrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Kısmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazı Bakımdan, Bazı Yönden, Bir Kısım, Kısımca
- Temkinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız
- Ongun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Ağaç, Bayındır, Bol, Kutlu, Mesut, Mutlu, Totem, Arma, Bereketli, Feyizli, Mübarek
- Tezahür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Pens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pense
- Cari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akan, Akar, Geçerli, Yürür, Yürürlükte Olan, Olagelen, Geçen
- Artı Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anot, Pozitif Elektrot
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü