Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Volatilite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
- Hodbin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil, Egoist
- Meşgale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş, İş Güç
- Karşılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedel, Cevap, İvaz, Mukabele, Ödenek, Tahsisat, Taviz, Yanıt, Ayrı İti
- Şefaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affetme, Bağışlama, Aracılık, Ötün
- Kertme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Yön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
- Fiyakasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cakasız
- Aheste Aheste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- İçgüdüsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyaki
- Resepsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabul; Resmi Şölen
- Tefeyyüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Sözleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Kontrat, Mukavele, Akit, Bağıt
- Hayırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hayır, İyi, Yararlı
- Karabulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nimbus
- Devamlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreklilik
- Sevk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Götürmek, İtmek, Sürüklemek
- Gerdanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunluk, Gerdanbent
- Titrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
- Kıvrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atik, Derli Toplu, Aceleci, Canlı, Güzel, Şık, Yakışıklı, Hareketli, Becerikli
- Şürekâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar
- Sırgavıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Müfret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Bireysel, Teklik
- Behre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Nasip, Pay
- Emniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Güven, Güvenlik, İtimat, İnanma, İnanç
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Rebabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İnce
- Yarıyıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömestr, Sömestri, Sömestir, Dönem, Sömestre
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Biyoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirim Bilimi, Hayat İlmi
- İştah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Nümayiş Ettirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
- Niye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Niçin
- Burs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenimlik, Tekaüt
- Kıyam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkışma, Teşebbüs Etme; Ayaklanma
- Biçem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Sak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sap, Uyanık, Gözü Açık, Müteyakkız
- Ütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek (Oyunda)
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü