Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yolak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patika
- Hacim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oylum, Cirim
- Kehle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit
- Sin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömüt, Makber, Metfen, Mezar, Kabir, Yaş
- Ant İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin Etmek
- Kovuşturulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip
- Dürülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak, Sarılmak, Toplanmak
- Seyyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmen, Gezgin, Turist
- Fail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
- Yumuşaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Müsamaha
- Letafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yumuşaklık, Güzellik, Hoşluk
- İlke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
- Tesettür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtünme
- Bastırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Acul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Çabuk, Hızlı
- Dağdağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
- Feodalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Celse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İclas, Oturum
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Eyalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşra, Vilayet
- Çalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman
- Ekspoze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet
- Tarihçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
- Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- Aktarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek
- Gicişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Sabun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöven
- Tek Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Monografi
- Habaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- İlinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişki, Münasebet, Nispet, Mensubiyet, Aidiyet, Taalluk
- Evlilik Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimeşru
- Gümrüksüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
- Fırfıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Kaburga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğe, Eğe (Kemik)
- Bakım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özen, Hizmet
- Zarar Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Kötülük Etmek
- Mücrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Mihenk Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denektaşı, Mihenk
- İğrenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinç, Mekruh, Müstekreh
- Palavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Yalan Söz, Balon, Yalan Danışma
- Patika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçiyolu, Çığır
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü