Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zevceyn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı Koca
- İntranet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçağ
- Nevbenev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Envai Çeşit
- Çelim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
- Ekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave, İlhak
- Benzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Benzer, Eş, Tıpkı
- Çekecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata, Tabankeş
- Büyük Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dede
- Beynelmilel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası, Milletlerarası, Enternasyonal
- Sadme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Sarsıntı, Tokuşma, Vurma
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Defa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kere, Kez, Sefer, El, Kat, Misli, Nöbet, Öğün, Yol
- Zıngırağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngırak
- Fakül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benek
- Cendere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
- Cam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Kadeh, Pencere, Şişe, Sırça
- Tahsilât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama
- Terkidünyalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnziva
- Kumbara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle
- Aysfilt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bankiz, Deniz Buzulu, Buzla
- Yozlaşmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoz
- Belginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarahat
- Hami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet
- Sınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
- Köşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tun, Bucak, Çene, İbik, Künç, Zaviye, Kuytu, Tenha, Ücra, Korner
- Showroom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi Evi
- İtimat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emniyet, Güven, Güvenç
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Çöplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbele
- Boğazlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obur, İştahlı, Pisboğaz
- Minimini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
- Çömlekçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çanak, Çömlek
- Mübadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
- Yapılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmal Etmek
- Kayınvalide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynana
- Eylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Etmek, Yapmak
- Güveni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Salahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetki
- Enternasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelhalk, Uluslararası, Beynelmilel
- Kaplan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pars, Pelenk
- İlişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Değinmek, Değmek, Dokunmak, Karışmak, Müdahale Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü