Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zorlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cebir
- Vasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
- Ormangülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açalya
- Yaradılıştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğuştan, Taban, Tabiaten
- Polaroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şipşak
- Şerare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Çakım, Çakın
- Gösterişlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şan
- Yoldan Çıkartma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğfal
- Sisli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sislenmiş, Bulanık
- Girev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, İpotek, Rehine
- Çözülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Bile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Da, Dahi, Hatta, Üstelik
- Vazıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Aydınlık, Belli
- Tevazu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllülük, Gösterişsizlik
- Rölativizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntıcılık
- Fıkıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Tensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Hakikatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- Denek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denenmiş, Mücerrep
- Çökme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Cila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatıcı, Gösteriş
- Telkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Düşünce) Aşılama, Kulağına Koyma
- Görüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
- Atlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak, Aldatmak, Ekmek, Paketlemek, Savmak, Savsaklamak, Savuşturmak
- Makara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tel
- Ham Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham Madde
- Evre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz
- Takviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
- Küsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsür, Fazla, Kesirler
- İştial Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Parlamak
- Tavassut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
- Yeterli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
- Kâhin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medyum, Bilici
- Engel Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
- Özel Olarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Hususen
- İnsirafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükülgen
- Steretching kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germe
- Boğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
- Bayağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz
- Daüssıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
- Sıhhatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü