Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yeterli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
- Günahsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Masum
- Kaideli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurallı
- Baygınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
- Dedektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafiye, Gizli Polis
- Masraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
- Yamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kömekçi, Nöker, Yardımcı, Yardak, Çırak
- Şürekâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar
- Ant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin, Ahit, Söz, Kasem
- Vasıtalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı
- Muamele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Davranış, İşlem, Yol, Yöntem, İz
- Başkanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Riyaset
- Cesaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek
- Müteferrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık
- Eksiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf
- Morfem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıbirim
- Onkoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urbilim
- Görünen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahirî
- Beşeriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık
- Rüstik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köysel
- Tekerlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teker
- Kovlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kötülemek
- Lokalize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
- Buz Yalağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
- Gömülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metfun
- Temeddüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Ötmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Siyasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal
- Üzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
- Elem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Acı, Üzüntü, Dert, Keder
- Tıraş Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Alçı Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Hidroloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subilim
- Yoldan Sapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
- Lider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önder, Reis, Şef, Kösem
- İzci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lepirci, Keşşaf
- Tahrif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
- Biteviyelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreklilik, Yeknesaklık
- Tam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Bütün, Gerçek, Harika, Komple, Mükemmel, Tıpkı, Tüm
- Telif Hakkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telif
- İktibas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç Alma, Aktarma; Alıntı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü