Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
eneli ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Ipıssız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issız
- Ruj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudaklık
- Destroyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Savaş Gemisi, Torpido Muhribi
- Çikolata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtimil
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Çekilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
- İtimat Reyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven Oyu
- Cedit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- İhtiyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Koca, Moruk, Pir, Seçme, Yaşlı, Kocamış, Erkinlik, Özerklik
- Düzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seviye
- Fırıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile
- Cır Cır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, İshal
- Epey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
- Şeker Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
- Hami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet
- Lasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa
- Risale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Broşür, Kitapçık
- Temelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Alarga Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak
- Yaltak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Şakşakçı, Yağcı
- Mahmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Baygın, Uykulu, Uyku Sersemi, Üzgün, Dalgın Bakışlı
- Övünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokalanmak, İftihar Etmek, Temeddün Etmek
- Kesinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katileşmek
- Bitiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
- Akrep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelkovan
- Müdahale Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Karışmak
- Kabiliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirayet, Kapasite, Yetenek, Beceri, Vasıf, Yetiklik
- Ecnebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar
- Molla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, İmam
- Sevinçlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferah
- Kıpırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Divringi, Cevval
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Demevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- Rafine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
- Kamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargı, Saz
- Yangılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
- Daltaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Serseri, Yalınayak
- Milli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
- Stajyerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimcilik
- Zevç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koca, Er, Hayat Yoldaşı, Eş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü