Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
iirme Haber ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak
- Nihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli
- Şantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikinti Meydanı, Yapı Yeri
- Zamkinos Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Bağlı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Şahadetname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Lisans Belgesi, Belge
- Provokatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtıcı
- Nadiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrekçe, Tek Tük, Seyrek
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
- Takdiriilahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Kâkül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçem
- Geçenlerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçende
- Eza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
- Adamcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Evcil, Ehli, Munis
- Duyurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayımlamak
- Firez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin
- Iskat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadaka
- Kanamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Harek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Dümdüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Sade
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Sufle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Ağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hale, Ayla, Saya
- Akarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
- Ekonomik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Kazançlı, İktisadi
- Belli Başlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
- Sohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söyleşi, Yarenlik
- Meraklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amatör, Araştırıcı, Düşkün, Enteresan, İlginç, Müptela, Mütecessis, Zevkli
- Jilet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülgüç
- Melun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlenmiş, Lanetli, Kargışlı, Kötü
- Beğenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Tasvip Etmek, Onaylamak, Kabul Etmek, Uygun Görmek, Açmak, Alkışlamak, Bitmek, Tutmak
- Vişne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albalı
- Kötülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kesmek, Pislemek, Yamanlamak
- Mülki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Transandantal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyüstü
- Fabrika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim Evi
- Denek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
- Adi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz
- Ök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana; Göğüs; Akıl
- Alelade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıradan, Olağan, Bayağı, Doğal, Sıra İşi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü