Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ntibak Etmek ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Gözetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
- İzafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Mal Etme, Bağlama
- Boynu Bükük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Bitek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
- Asliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Gam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü
- Eren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Ermiş, Evliya, Veli
- Sındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak, Parçalamak
- Rahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinç, Ak, Geniş, Hafif, Huzur, Keyif, Rahatlık, Sıkıntı, Sükûnet
- Gözlenilmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazara, Zıpçıktı
- Üstenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt Etmek
- Kadavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Tenkit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirme, Eleştiri, Noktalama
- Yad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
- Yer Kabuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryüzü
- Kozmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrensel, Acunsal
- Ezkaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
- Eke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
- Kalkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, İnkişaf Etmek
- Başlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
- Ön Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arife
- Sürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Daimi, Daimî, Devamlı, Durmadan, Kalıcı, Temelli
- Az Buçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- Nazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Karşı, Taraf
- Taksir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm
- Harın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain, Huysuz, Obur
- Alımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsildar
- Öncelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takaddüm; Pey Akçası
- Eşlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekvator
- Arkaüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırtüstü
- Gibi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Korluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mangal
- Zevk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Gözaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Mikâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küp
- Emanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Mevduat, Ruh, İnam, Vedia
- İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katma, Ekleme, Ulama, Ek
- Büğet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Akarsu Birikintisi, Gölcük
- Fazlalaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalma
- Etkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Müessiriyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü