Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çarpıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saptırmak, Eğriltmek, Yamultmak
- Çevrinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavaf Etmek
- Metot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usul, Yol, Yöntem
- Ödeşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fit Olmak
- Dam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
- Elbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı
- Gurur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Büyüklük, Övünme, Çalım, Onur, Kibir, Kasıntı, Kurum, Loka, Tekebbür, Şeref
- Murahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Salgıt
- Irmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehir
- Tebessüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülümsemek
- Tutarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Bilisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Modül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parça
- Veri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Data, Done, Muta, Malumat
- İşçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amele, Faale
- Yansıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis
- Saptama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Nakliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacılık
- Tazmin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme, Ödenek Verme
- Özlenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
- Elem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Acı, Üzüntü, Dert, Keder
- İnceltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törpülemek
- Barışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uzlaşmak
- Körlemeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden
- Aykırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
- Kesenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat, İltizam
- Seyretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
- Babaanne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nene, Nine
- Bozum Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Şefkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecenlik
- Aidatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Kariyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meslek; Uzmanlık Alanı
- Susamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Siyasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Politika, Siyaset
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Mangır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Harekat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranışlar, İşler; Manevra, Çarpışma, Çevirme, Kovalama
- Akseptans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabul
- Talip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, İsteyen, İstemci
- Militarist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süerselci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü