Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İhtiyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Koca, Moruk, Pir, Seçme, Yaşlı, Kocamış, Erkinlik, Özerklik
- Karşı Durma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direniş
- Azade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Özgür, Erkin, Başıboş, Bağımsız
- Mujik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Müsadere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elkoyma
- Ehram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpyak, Piramit
- Terettüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Işınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Radyasyon
- İrileşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahame
- Menetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
- Sıhhatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Doğru, Esen, Sağlam
- Mısır Tavuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Şereflendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlandırmak
- Göğüslük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
- Âlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Cihan, Evren, Eğlence, Acun, Herkes, El Gün, Başkaları, Eller, Yabancılar, Çevre, Hava, Ortam
- Çulsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
- Issız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenha, Yaban, Sahipsiz
- Irmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehir
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuş
- Gücenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak
- Perişan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haklamak, Kahretmek, Yemek
- Kampüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşke
- Kazulet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocaman
- Akıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Gark Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Ademiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Erken Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Kırmağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Güçsüzleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Yetirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tamamlamak
- Sükkân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümen
- Teklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekelemek
- Müzakere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma
- Teberru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Bağış
- Muktedir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı
- Zaptiye Memuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaptiye
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Filika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran Sandalı
- Güven Oyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtimat Reyi
- Egemenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü