Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bihuzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin, Huzursuz
- Seyirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- İstihbarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberler, Haber Alma
- Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavramak, Küfretmek, Sövmek
- Dayanacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durak
- Manen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhça, Duyguca, Gönülce
- Kaynar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Abıhayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bengi Su, Dirim Suyu
- Hususen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzu
- Galat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış, Uyduruk, Hata
- Başkomutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkumandan, Serdar, Başbuğ
- Dengeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Bükülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- Siriderya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyhun
- Fehmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Kavramak
- Hak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Doğru, Doğruluk, Gerçek, Hukuk, Kazanç, Kazı, Pay, Tüze
- Bayağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz
- Münakaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Atışma, Çekişme, Aytışma
- Zehirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağılamak, Sokmak
- Taharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlenme, Temizlik
- Kostak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Kibar, Yakışıklı, Yiğit, Yürekli, Zarif, Çalımlı
- Cumartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şembe
- Bile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Da, Dahi, Hatta, Üstelik
- Nekes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı
- Monist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçi
- Fasit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Karnabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
- Tabasbus Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- İnkârcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayımcı
- Yeşermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Talip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek
- Samanuğrusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Maksimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami, Maksimum
- Kılıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tığ
- Sözleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Kontrat, Mukavele, Akit, Bağıt
- Tutkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Öremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek
- Benefşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
- Yaslanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstinat
- Yaraşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakışmak, Gitmek, Uymak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü