Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dzenleme ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Kabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olası, Benzer, Cins, Gibi, Mümkün, Olabilir, Tür, Türlü, Olanaklı
- Güzide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
- Parlamento kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay
- Mürüvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Yiğitlik, Cömertlik
- Masum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuz, Günahsız, Saf, Temiz, Yazıksız, Küçük Çocuk
- Mebzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Çok
- Vatoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedibalığı
- Septik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Doğa Ötesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metafizik
- Ardiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlık, Antrepo, Depo
- Total kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplam, Bütün
- Bilindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malum, Bilinen
- Odacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
- Takışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
- Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- El Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
- Takatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Ekran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntülük
- Baskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
- Sarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
- Bulaşıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici, Yolukucu, Sari
- Mânia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Çal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
- Öyküler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
- İtham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlamak
- İstihlakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Sızıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
- Süzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Arıklamak, Zayıflamak
- Evren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
- Zinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Canlı, Dimdik, Diri, Gümrah, Sağlam
- Çakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
- Epey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
- Restorasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarım, Yenileme
- Akıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Hizmetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak
- Printer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yazıcı
- İman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Müstenkif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser
- Gayrimüstakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü