Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Egzogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışevlilik
- Abonman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm
- Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehven, Adi, Bozuk, Erzan, Hesaplı, Makul, Düşük Ederli
- Sayıklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Narahatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
- İktidarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük
- Faikiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükseklik
- Ürperti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esme, Titreme
- Tiraj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Öte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
- Başöğretmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Gönül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Can, Dil, Hatır, İçeri, İstek, Kalp, Karın, Sine, Yürek
- Zengin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Varsıl, Variyetli, Verimli, Gösterişli, Çok, Bol, Bay, Kibar, Varlı
- Muhterem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Saygıdeğer, Sayın
- Nicel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemi
- Hars kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin, Kültür, Tarla Sürme
- Onursal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahri
- Çırtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiske
- Çırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
- Kıygınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Rahatsızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
- Esasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
- Cüzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Azıcık, Pek Az, Tike
- Mukarenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Kama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hançer, Takoz
- Bulucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif; Dedektör
- Moruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, Baba, İhtiyar, Koca
- Rahatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Tezyif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Sütre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Doğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılkuş, Terlan
- Anzarot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Arızalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
- Laf Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Bilgisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Muhafızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
- İhtilal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Kargaşa, Ayaklanma, Köklü Değişim
- Bürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvak
- Serpuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü