Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fevvare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıskiye
- Şevket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heybet, Görkem
- Tim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takım
- Ruz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Muhteris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırslı
- Seslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Çığırmak, Haykırmak, Ünlemek, Hitap Etmek
- Racon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka, Gösteriş, Usul, Yol, Yöntem
- Piyade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan, Piyon
- Dikbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
- Tekdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlama, Paylama
- Gece Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geceleyin
- Kırkmerdiven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dik Yokuş
- Tane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kıta, Parça
- Solmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Fahiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Çok Fazla, Taşırı
- Ati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikbal, Gelecek
- Kuruluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, İdare, Kurum, Müessese, Tesis, Teşkilat, Üretim, Yapı
- Düzeltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
- Yüzyıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asırlık
- Restorasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarım, Yenileme
- İstihdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlendirme
- İhmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme
- Salkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serin
- Şırınga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
- Sakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susmuş, Müsterih, Sessiz, Sütliman
- Yellenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Osurmak
- Ayıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
- Ahitname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
- Yamyam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamyiyen, Vahşi, Yabani
- Sınai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstriyel, Uransal
- Bok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı, Tezek, Kaka, Sıçmık, Güç Durum, Hor Görülen, Tiksinilen
- Celâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık
- Cidden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Sipariş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, İsteme
- Leziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lezzetli, Hoş, Güzel, Zevkli, Latif, Tadımlı
- Şükran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Yükümü, Gönül Borcu, Minnettarlık, Teşekkür
- Oldukça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Epey, Nispeten, Hayli
- Estelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr
- Teessür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzülme, Gam, Üzüntü, Etkilenme, Yerinme, Yerinç
- Eksikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın, Muhtaç, Gereksinli
- Mühürdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü