Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kudsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kut, Kutsallık
- Pülverizatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürgeç
- Kirletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek
- Rezil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Aşağılık, Kepaze, Rüsva, Adi
- Nadiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrekçe, Tek Tük, Seyrek
- Mahirane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
- İşbirliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşriki Mesai
- Yanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Duygulu, Kebap, Yanmış, Kavruk, Acılı
- Değişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübadele, Takas, Varyasyon
- Nemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetli, Terilli, Islak
- İnsanüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalbeşer
- Cam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Kadeh, Pencere, Şişe, Sırça
- Linol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyma
- Tente kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Gölgelik
- İhsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
- Sunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz Etmek, Yollamak, Göndermek, Takdim Etmek, Tanıtmak, Çıkarmak, Tutmak
- Projeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdüşüm, Gösterim, Yansıtma
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Erinçsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Hasta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
- Çıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın
- Çaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
- Münasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Uygun, Yerinde, Yaraşıklı
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Eza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
- Savtî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli
- Tecennün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Güçlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Sergileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir
- Hırslandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Tedirgin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
- Haşarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Taptaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıcır Gıcır
- Mütalaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Bası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tab
- Kâhinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Marşandiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Katarı
- Ertelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- İnce Hastalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Envai Çeşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev
- Lenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü