Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Masumca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz
- İbadethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
- Devrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
- Üryan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Rol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İş Payı, Düzmece Davranış, Gösteriş
- Yakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Benzeyen, Andıran, Yaklaşan, Dip dibe, Akraba, Dost, Arkadaş, Uzak Olmayan, Doğru
- Güvenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç
- Büyük Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine
- Hemşeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli
- Kökelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Varyemez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli Sıkı, Cimri, Pinti
- Arkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
- Hasis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Cimri, Değersiz, Eli Sıkı, Pinti, Alçak
- Bedavadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
- Anmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatıra, Yadigâr
- Tenezzül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme
- İtenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piston
- Girift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Dolaşık, Karışık, Çatak, Girişik
- Esirgeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Rahim
- Fani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü, Geçici, Kalımsız
- Yoluna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Kullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Tıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
- Saklayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafız
- Tagayyür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Amel, Davranış, Emek, Eylem, Fiil, Hizmet, İşlem, Kâr, Konu, Maslahat, Mesai, Mesele, Meslek, Nöbet, Sorun, Teamül, Uğraş, Yürürlük
- Doktrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti
- Taaffün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Silahşor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Silah Eri
- Kuluduk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Deli
- Erköyünleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak
- Kılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyafet, Eşkâl, Giyim, Üst Baş, Kisve
- Zirve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Tepe, Şahika
- Çapul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk, Yağma, Talan
- Cambaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akrobat, Kurnaz, Hileci, Hilekâr, Usta
- Gazal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan
- Çatal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıç, Çengel, Haça, Yol Ayrıcı
- İnanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Arlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
- Hiddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkeli, Kızgın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü