Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kakkuu ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Mesire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezintilik, Gezelek
- Yetişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Yetişmiş
- Kaplaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
- Sert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı
- İstihbar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Öğrenmek
- Araz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
- Şanssız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Oynatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- İfildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürpermek
- İlerlemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müterakki
- Çarliston Marka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Tabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Deyim, İfade, Yorma, Yorum
- Kozmogoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrenbilim
- Müeddep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepli, Uslu
- Stok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
- Yaraşmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- Gururlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur
- Temsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu
- Tarik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol
- Tertiplemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Hazırlamak
- Duyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarlı, Duygulu, Hassas
- Mezür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Bir Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım
- Düzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seviye
- Çurçur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Vakarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Onurlu
- Rayiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
- İçtihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
- Aytışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Zamme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötre
- Kan Basıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Program kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlence, Bağdarlama, Tasarı
- İşitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak
- İncelmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham
- Mecruh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaralı
- Birleşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Mürekkep
- Hemfikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar, Aynı Düşüncede, Aynı Görüşte, Oydaş
- Hamule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Lehim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
- Akındırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reçine
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü