Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sulh Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak
- Hilkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtrat, Yaradılış
- Tazim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ululama
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Udi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utçu
- İttihaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Yırtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Tabaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katman, Derece, Kat, Tütünlük, Kesim, Topluluk, Sınıf
- Sıskalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak
- Çapaçul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıksız, Hırpani, Pasaklı
- Sosyolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
- Herhangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele
- Katliam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırım, Soykırım, Kırın
- Adam Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
- Seyahatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezilik
- Külhanbeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Kabadayı, Serseri, Haylaz Delikanlı, Nayta
- Yetişmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişkin
- Aralıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek
- Solgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak
- Azil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atma, Çıkarma, Bırakma, Görevden Alma
- Soğuklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak
- Yürütüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnfaz
- Ekabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, İleri Gelenler
- İltica kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Ahunt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
- Hakikatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefalı, Vefakâr
- Difüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayım
- Çırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
- Limit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınır, Son Had
- Despotluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstibdat
- Yargıtay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz Mahkemesi
- Sinirce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Hastalığı, Nevroz
- Sığınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltica
- Merkeziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkezcilik, Özeklik, Merkeziyetçilik
- Kabzımal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu
- Tezyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Çoğaltma
- Flama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alev
- Önerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir
- Bildirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
- Saplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sap
- Bakımevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü