Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lakırtı Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Revaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlilik, Sürüm, Geçerlik
- Kaynaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Sıkı Fıkı Olma, Kıpırdanma, Hareketlilik
- Sofi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
- Sekmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Tabure
- Sepetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- Mahrukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
- Yaşlı Başlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
- Halik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratan, Allah
- Tedarik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Sağlama, Edinme
- Kapışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- Vahvahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Tuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
- Çığıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cırtlak
- Mantar Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantar
- Gür Gür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürül Gürül
- Gülmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi
- Duruluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Mezelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerezlik
- Düğün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Cemiyet, Tören, Toy, Deri, Dernek
- Elverişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namüsait
- Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- Denge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar, Muvazene
- Tavzih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
- Tutar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miktarı Baliğ, Meblağ Tutarak
- Yerden Bitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
- Kuzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız
- Bağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akit, Sözleşme
- Kendisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendi, Özü, Şahsen
- Göresimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Özgür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Hür, Muaf, Serbest, Erkin
- Sisli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sislenmiş, Bulanık
- Durgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekte
- Dalkavuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Yaltakçı, Yardakçı, Şaklaban, Yağcı, Yaltak
- Muvafıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat
- Fesholunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Yılın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dehşet
- Begayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Doldurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Kaplamak
- Melül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Bezgin
- Alın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yüz, Karşı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü