Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sepetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- Giyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Elbise, Giyim, Giyinecek, Paltar, Üst
- Yabancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El, Bigâne, Ecnebi, Garip, Haricî, Özge, Yad
- Safdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Gösterme Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
- Hiçbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek
- Mangiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Piknik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır Aşı, Seyir, Kır Yemeği
- Riayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı, Ağırlama, Uyma
- Çatışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Kavga, Dek
- Bundan İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caba
- Toplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak
- Manivela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç, Kaldıraç
- Kişileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Zamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplamak, Nazara Almak
- Eğilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyletmek, Yamulmak, Yatmak
- Tekst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metin
- İmalatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimci
- İnfaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürütme, Yerine Getirme, Uygulama
- Sıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek, Zorlamak
- Kumandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komutan
- Erişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Çıkmak, Değmek, Demek, Girmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek
- Seyretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Eğlenmek, Görmek, İzlemek
- Tutunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Dayanmak, Direnmek, Kullanmak, Sataşmak, Yerleşmek
- Soruşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Belirtme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasrih, Tayin
- Atlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşucu
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- İtiraz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek, Yuhalamak
- Sarkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Uğramak
- Tahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahşap, Kara Tahta
- Tekâmül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişim, Olgunlaşma, Evrim, Olgunluk
- Dayanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, İstinat, Metanet, Mukavemet
- Saçma Sapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Düşüncesizce
- İmla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, Yazım
- Cenah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Taraf, Yan, Kanat, Kesim, Kuş Kanadı, Pazı
- Sıçankulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercanköşk
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Vurdumduymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız
- Küçük Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dere
- Teselsül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silsile, Sıra
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü