Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Misafir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Konuk
- Omurilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nuhal Şevki, Murdar İlik
- Davranım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış
- Endoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçderi
- Yoğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak
- Tanışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanış Olmak
- Muhbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden
- Himaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Gözetmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak
- Kıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Bayır, Çevre, Kenar, Kıyı, Tepe, Uç
- Etçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasap
- Dilşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Bahtiyar
- Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Kuma
- Marj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Sebzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Koşum Takımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşum
- Peyvent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşı
- İftihar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünç, Övünme, Kıvanç, Kıvanma
- Teçhizat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Donanım
- Güncel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktüel, Mühim, Şimdiki
- Tevekkeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Nedensiz, Boş Yere, Amaçsız
- Atıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
- Güzide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
- Fail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
- Platonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni
- Yarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
- İstimbot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatana
- Tepkime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teamül
- Herhangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele
- Ve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ma
- Mastar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adeylem
- Oyulgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek
- Denk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Beraber, Emsal, Tay, Yatak, Yorgan, Yük
- Mahvetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Yeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu
- İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Emmek, Kullanmak
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Foga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş
- Zerk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçilme, İçitim
- Mühürlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgalı
- Silüet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Karaltı
- Boşuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abes Yere, Beyhude, Boş Yere, Gereksiz, Nafile, Nahak, Yararsız Yere, Tevekkeli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü