Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mzi ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Ademiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Lığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alüvyon
- Yaşam Biçimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Tarzı
- Hasbihal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleşi, Sohbet
- Tefsir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yorum
- Tüzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Bahane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
- Tahsilât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama
- Nispi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oransal, Göreceli, İzafi
- Evetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Akıllanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslanmak
- Dâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
- Öğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, Meslek, Mezhep, Doktrin
- Biaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aman Vermez, Gaddar, Zalim
- İthal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alım
- Başörtü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Örtüsü
- Adli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel, Yargısal
- Darp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövme, Vurma, Vuruş, Çarpma
- Zulüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
- Savt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- Hemoroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basur
- İzanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı
- Haksever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrucu
- Kesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek, Durgunluk, Yokluk, Kıtlık
- Köydeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Şita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kış
- Bönce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Saf
- Küçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokak
- Oysa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halbuki, Meğer, Oysaki
- Şefkatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen, Müşfik
- Zen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Müteaddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişli
- Tarazlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengelemek
- Aylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Serseri, İşsiz, Boş Gezen
- Yıkım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Felaket
- Yetiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, İletmek, Tamamlamak, Yapmak
- Uyuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- Okumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavramak, Küfretmek, Sövmek
- Nemelazımcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursanamazlık
- Esas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü