Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cazibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekim, Hava, Alım, Alımlılık, Çekicilik, Albeni
- Yergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Taşlama, Hicviye
- İleri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek, Müterakki, Sonra
- Giyinecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek
- Duralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak
- Muayyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirli, Belli, Kararlaştırılmış
- Olu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuku, Sayruret
- Showroom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi Evi
- Kanalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkçık
- Berhayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
- Celâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık
- Bağımsız Milletvekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız
- Şehvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösnü
- Omlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygana
- Ayırtman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
- Bitmeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam
- Belen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe
- Bulunan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut
- Maslahatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışman
- İntibak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama
- Besbeter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Beter
- Tacilî Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
- Muayyen Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek
- İstişare Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışmak
- Hapishane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
- Harçenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yengeç
- Abone kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcü
- Yanar Döner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
- Miras kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıt, Tereke
- Yıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap
- Kıyamet Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Asli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Temel, Esas, Ana, Temelli, Köklü, Asıl
- Yayınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Tüymek, Dağılmak, Yaynıkmak, Caymak, Katlanamamak
- Oksit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Raportör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirgeci
- Odalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah, Cariye
- Beyazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
- Kapanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Aktarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, Nakil, Transfer
- Âbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşevi, Gök, Mavi
- Şeker Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü