Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Otokontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
- Ayyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Şahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
- Gösterişsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Aberasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapınç
- Kondansatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığaç
- Andavallı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Görgüsüz, Ahmak, Şaşkın
- Yüz Kiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Karası
- Abırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
- Nadinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Haylaz
- Gureba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesizler
- Kınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplama
- İşler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat
- Donsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Yoksul
- Aklı Kıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Saf
- Belli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh
- Tehlikesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Korkusuz
- Miyavıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miyavlamak
- Ayak Tarağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
- Risale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Broşür, Kitapçık
- Mektep Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy
- Okşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek
- Takdis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- Gamze Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak
- Çekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak, Kaçınmak, Korku, Saygı, Utanmak, Ürkmek, Cesareti Olmamak, Kendine Çekmek
- Şak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
- Sim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gümüş, İşaret
- Sidik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiş, İdrar
- İmtina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Sakınca, Kaçınma, Feragat, Çekinme
- Sükse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarı, Gösteriş, Çalım, Hodpesentlik
- Hayat Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
- Hazin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
- Fikirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı
- Âciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz, Düşkün, Yetersiz, Eksin, Miskin, Zavallı
- Boza Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Haklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkından Gelmek, Bozmak, Kırmak, Yenmek, Perişan Etmek
- Çağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davet, Arama (Telefon), Çağırış
- Hibe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Katar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Tren, Taşıt Dizisi
- Tespit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Saptamak, Vermek
- İlk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Evvelki, Önceki, Evvel, Ön
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü