Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Oturuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
- Haberdarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
- Bunalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nefesi Daralmak, Daralmak, Sıkılmak
- Kavşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız
- Donamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
- Katran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zift
- Kara Tahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Levha, Tahta, Yazı Tahtası
- Toygan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Kefere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman Olmayanlar, Kafirler
- Fen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Bilim, Hile
- Sıvaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
- Dokunulmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık
- Mikroplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
- Oturtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
- Güllelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurşunlamak, Vurmak
- Sedimantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökelme, Tortullaşma
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Ortada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Sifilis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Aktarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek
- Çekmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz, Sıyırma
- Aranjman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
- Ekonomi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktisat, Denlik, Tutum
- Basın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbuat
- Zevzek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Saygısız, Geveze
- Yaraşır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Şayan, Uygun
- Almanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
- Gözü Kara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretli
- Mübalağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Abartı
- Retorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözbilim, Sözbilimsel, Sözsel
- Asilzade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Polis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolluk, Kollukçu, Zabıta, Sakçı
- Döküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
- Fevkettabii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
- Yürütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çekmek, Olmak, Uygulamak
- Bankiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Buzulu, Buzla, Aysfilt
- Fehamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Angıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanat
- Ayırt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
- Varsıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü