Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Şair
- Tıkıldatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıklatmak
- Sekretarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Kıvracık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat
- Takviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırma, Destek, Pekiştirme, Kuvvetlendirme, Berkitme, Güçlendirme
- Düzeltici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musahhih
- Kolesterol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödyağı
- Haşırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hışıldamak
- Kitapça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Broşür
- Ekşimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak
- Saklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
- Yatırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Düzeltmek, Harcamak, Tevdiatta Bulunmak, Eğmek
- Cezrî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Masör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovman
- Karımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Kocamak, Yaşlanmak
- Koçaklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş
- Zebunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Dörtkenar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtgen
- Döner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönme Kebap
- Yalınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak
- Mapus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus
- Ali Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
- Belen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe
- Süfera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elçiler
- Süreyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Sıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet, Vatan, Ulaşma, Kavuşma
- Kamelya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Japongülü
- Panter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pars
- Tatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Şirin, Şirniyat, Yumuşak
- Dava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, Sevgili, Sorun, Ülkü, Konu, Sav, Mesele
- İnikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- Mezalim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulümler, Kıyınçlar
- Adem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Ölüm, Hiçlik
- Stoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
- Mıymıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ataletli, Lenk
- Alçı Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Girift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Dolaşık, Karışık, Çatak, Girişik
- Klarnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gırnata
- Yayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plato
- Müştereken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa
- Antrakt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü