Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tünek
- İnfial kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenme
- Çivi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıh, Mismar
- Düşüncesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasasız, Kaygısız, Fikirsiz
- Konfirme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Yurtlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân
- Kılıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Bilinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilindik, Malum, Aşina
- Fer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Parlaklık, Aydınlık, Güç, Kuvvet, Nüfuz, Canlılık
- Gamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedersiz, Tasasız, Rahat
- Meşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Vargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç
- Çerçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci Esnaf; Tuhafiyeci
- Somurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
- Uzuv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Organ, Unsur, Üye
- Bağıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık
- Hırpani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derbeder, Perişan, Süfli
- Çöp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız, Zibil, Zirzibil
- Atak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
- Yığışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Üşüşmek
- Zedelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
- Yaşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
- Müteselli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak
- Derrace kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Ameliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Operasyon, Eylem, Eylemler, İşlem
- Onmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak, İyileşmek
- Halt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat Etmek, Sefihlemek
- Halaskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
- Asimetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
- Şeriklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirk
- Prezant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtımcı, Sunumcu
- Çözülüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Bayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemlemek, Süzülmek, Mahmur Olmak, Bitmek, Ödemek, Vermek
- Dikeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sütun
- Tebrik Kartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebrik
- Farz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Koşul, Tutma, Sayma, Allah Buyruğu
- İftira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat, Kara, Tezvirat, Kara Çalma, Bühtan, Karacılık
- Bozgunculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ordu Bozanlık, Fesatçılık, Fitnecilik
- Komutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumandan, Bey
- Barış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak
- Mualla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü