Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Planlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
- Israr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Üsteleme, Üstünde Durma, Bekinme
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Kötücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- İnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nas, Dogma
- Sağlamlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Perçinlemek
- Tıpkı Tıpkısına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
- Banağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Söğüdü, Sorgun
Doğrusu Ban Ağacı şeklinde yazılır.
- Çürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Temelsiz, Boş, Dayanıksız, Sakat
- Çatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Yaratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- İnsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Fert, Adam, Beşer, İn, İnsanoğlu, İsim, Kişi, Ölümlü, Sima
- Anlaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
- Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif
- Herze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
- Melodi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beste, Ezgi, Nağme, Şarkı, İlahi
- Büzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Müfteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Gitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Buyurmak, Çalışmak, Çıkmak, Dayanmak, Değerlendirmek, Düşmek, Geçmek, Gezmek, İşlemek, Karşılamak, Ölmek, Saymak, Ulaşmak, Uzanmak, Varmak, Yakışmak, Yapmak, Yaraşmak, Yetişmek, Yetmek, Yürümek
- Jeneratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreteç
- İki Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile
- Şömiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Dış İşleri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haricî İşler, Hariciye
- Çıvgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz
- Terzihane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikimevi, Terzi
- Uyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Dostluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
- Tarif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak
- Kıymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramak, Esirgememek, Zulmetmek
- Pare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kısım, Parça, Tane
- Ara Bozuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
- Birinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü
- Sarsmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Silkelemek, Silkmek
- Dokunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temas
- Yazışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, Muhabere
- Melisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan Otu, Oğul Otu
- Muvaffakiyetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyasko
- Riyaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkanlık
- Binaen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanarak
- Güveyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat
- Yaygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü