Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pratikman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevce
- Alışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
- Arabalı Vapur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feribot
- Bilirkişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman, Eksper, Ehlihibre, Ehlivukuf
- Letafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yumuşaklık, Güzellik, Hoşluk
- Oturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek
- Sarsalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- Kaybolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yitmek
- Kellesinden Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- İncelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Edep, Letafet, Nezaket, Zarafet
- İdari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetimsel, İnzibati
- Süre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Müddet
- Doğrulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, Teslim, Teyit
- Tokatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalaklamak
- Efekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etke
- Pavkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulumak
- Küşümlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Kuşkulanmak
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Sebze Nevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
- His kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Duyu, Kalp, Sezgi, Sezme
- İzafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntılı, Göreceli, Nispi
- Bilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malumat, Vukuf, Bili, Bilim, Haber, Marifet, Olgun, Veri
- Vecih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre; Yol, Tarz
- Hodpesentlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükse
- Tek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
- Ağlatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
- Sakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eksik, Yanlış
- Baston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asa, Değnek, Kötek
- Zıngırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zangırdamak
- Termin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terim, Randevu
- Pansiyoner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınıcı
- Kademhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, Ayakyolu
- Oyulgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek
- Akraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hısım, Kohum
- Sezinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezmek
- Evlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varmak, İzdivaç Etmek
- Sıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Ubudiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulluk, Kölelik
- Göçük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Çökük, Yıkıntı, Çöküntü
- Velhasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası
- Septisizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü