Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sahavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Açıklığı, Akılık, Selektik, Cömertlik
- Tebligat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş
- Ziyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Heba Etmek, Heder Etmek
- Alıştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz, Beden Eğitimi, İdman, Talim
- Bar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Açınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf
- Tehlike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk
- Sızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak, Yakınmak
- İtham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlamak
- Sonratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek, Tecil Etmek
- Teyakkuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanıklık
- Hafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
- Hosting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anadizge
- Bulutsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebülöz
- Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
- Ricat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerileme, Çekilme, Geri Kaçma
- Semereli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Bati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Yavaş
- Şehbender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsolos, Elçi
- Kros kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır Koşusu
- Talik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmak, Ertelemek
- Benzeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın
- Ekşimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak
- Örf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Anane, Gelenek, Adet
- Hiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek
- Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- Tekellüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Direktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Talimat
- Sivilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızanak
- Şamandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzertop
- Görülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlanmak, Seçilmek
- Sismoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilim
- Temaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Seyir, Temsil, Piyes, Bakma, İzleme, Seyretme
- Satvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Sindirici Güç
- İtidal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilım, Soğukkanlılık, Aşırı Olmama, Ölçülülük
- Kadavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Pragmatizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararcılık
- Arı Peteği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- İmtihan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Eyvallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü