Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Simsar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu, Aracı, Tellal
- Mihrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Odak
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- Gün Batısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı
- Nedret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Seyreklik
- Sakırga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kene
- Yaraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tensip
- Saçma Sapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Düşüncesizce
- Hamile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü
- Nizami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Kurallı
- Derli Toplu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selikalı
- Prolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndeyiş
- Sansasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgalanma
- Örnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Misal, Numune, Biçim, Şekil, Model, Tıpkısı, Misil
- Nankör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik Bilmez
- Pilaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal
- El Ulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamak, Yardımcı
- Şövenist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irkçı
- Taaccüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Nafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
- Serian kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Soru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sual
- Mülteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan
- Sırnaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalaka
- Sınırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak
- Öze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassa, Özgü
- Mihenk Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denektaşı, Mihenk
- Dolunay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
- Diyanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinişleri, Dinselcilik, Din, Din İşleri, Dindarlık
- Ayak Tarağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
- Bakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazır, Vekil, İcra Vekili
- Tamamlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmek, Bağlamak, Tümlemek
- Kuluduk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Deli
- Saklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyakkuz
- Ahenkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyumlu
- Berceste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
- Himaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunma, Esirgeme, Gözetme, Kayırma, Elinden Tutma
- Maharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
- Erginleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekemmül Etmek; Reşit Olmak
- Öte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü